Galatasaray, yeni sezon ve Şampiyonlar Ligi kampanyasına beklenmedik bir kaleci sorunu ile giriyor. Uzun süre takım kaptanı ve kulüp efsanesi Fernando Muslera’nın ayrılmasının ardından, Türk devi artık yeni ilk kalecileri olarak yedek kalecilerine güvenmek zorunda kalıyor.
Durum, kulübün son dönemdeki rekor kıran transferiyle daha da karmaşık hale geldi. Galatasaray, sezon finansal bütçesinin yüzde 80’ini Napoli’den Victor Osimhen’in yüksek profilli transferine harcadı. Nijeryalı forvetin takımı hücumda önemli ölçüde güçlendirmesi beklenirken, bu büyük yatırım, bütçede başka takviyeler için çok az yer bıraktı—özellikle kalecilik departmanında.
Sonuç olarak, Galatasaray muhtemelen Muslera’nın yerine deneyimli ve üst düzey bir yedek kaleci arayışına giremeyecek. UEFA’nın finansal fair play kuralları yürürlükteyken ve kulübün harcama limitleri zaten zorlanmış durumda olduğundan, büyük bir isim kaleci transferi yapma umudu şu an için gerçekçi görünmüyor. Taraftarlar başlangıçta Muslera’nın eldivenlerini dolduracak büyük bir transfer umuduyla beklerken, kulübün finansal esnekliği oldukça sınırlı.
İstanbul kulübü için cesur bir risk bu. Hem yerel hem de Avrupa yarışmalarına ikinci bir kaleciyle giriş yapmak risk taşır, özellikle UEFA Şampiyonlar Ligi’nde oynarken gelen yüksek beklentiler göz önüne alındığında. Zaten bu stratejinin takım için kritik puanlar kaybettirebileceği ya da Avrupa’dan erken elenmesine neden olabileceği soruları gündeme gelmiş durumda.
Yine de, Galatasaray her zaman inanç üzerine kurulu bir kulüp olmuştur ve bu sezon da o ruhun her zerresine ihtiyaç duyacaklar. Hücum gücü güçlendirilmiş olsa da, kaleci kadrosu denenmemiş durumda, taraftarlar sadece kulübün bu hesaplı riskinin karşılığını almasını umut edebilir.
