Türk futbol devi Fenerbahçe, Gazze’de devam eden çatışmalara güçlü ve kamuya açık bir duruş sergiledi. Dayanışma ve insani kaygı göstergesi olarak, takım, Rotterdam’daki Feyenoord ile oynayacakları Şampiyonlar Ligi maçından önce net bir mesaj verdi — küresel platformlarını kullanarak şiddete karşı seslerini duyurmaya karar verdi.
Maç öncesinde, teknik direktör José Mourinho önderliğindeki Fenerbahçe oyuncuları, güçlü anti-savaş mesajlarıyla bezeli siyah tişörtler giyerek sahaya çıktı. “İnsanlığa Karşı İşlenen Suçlara Dur De” ve “Yeter Artık” gibi sloganlar, tişörtlerin üzerinde yer aldı ve doğrudan Gazze’deki İsrail eylemlerine dikkat çekti. Bu hamle sadece sembolik olmakla kalmadı, aynı zamanda durumu uluslararası dikkat çekmek amacıyla bilinçli olarak zamanlandı.
Kulüp, resmi medya kanalları aracılığıyla da derin duygular uyandıran sözlerle duruşunu açıkladı:
„Sadece forma giymiyoruz; vicdanlarımızı da taşıyoruz. Sessiz kalmıyoruz, görmezden gelmiyoruz. İnsanlık yaralandığı yerde duruyoruz. Çünkü insanlık, sessiz kaldığında kaybeder.“
Bu, sadece spontane bir jest değildi — kulübün oyunun ötesindeki konularda sesini kullanma taahhüdünü yansıtıyordu. Fenerbahçe’nin açıklaması, sadece taraftarlarını değil, barış ve hesap verebilirlik çağrısında bulunan futbol dünyasındaki birçok kişiyi de etkiledi.
Feyenoord’a karşı alınan 2-1’lik mağlubiyete rağmen, Türk kulübünün sahadaki dışındaki hareketleri, maç kadar gündeme oturdu. Önümüzdeki hafta İstanbul’da yapılacak rövanş maçıyla, Fenerbahçe’nin kamuoyundaki gösterisini sürdüreceği ve futbolun sadece rekabet değil, aynı zamanda vicdan meselesi olduğunu vurgulamaya devam edeceği bekleniyor.